Deprecated: Optional parameter $output declared before required parameter $arr is implicitly treated as a required parameter in /home2/bekultur/public_html/library/functions.php on line 758

Warning: session_start(): Session cannot be started after headers have already been sent in /home2/bekultur/public_html/library/session.php on line 15

Deprecated: Creation of dynamic property sessionBaseClass::$userOffice is deprecated in /home2/bekultur/public_html/library/session.php on line 24

Deprecated: Creation of dynamic property Addeds::$result_id is deprecated in /home2/bekultur/public_html/library/db/DB_query.php on line 2044

Deprecated: Creation of dynamic property News::$result_id is deprecated in /home2/bekultur/public_html/library/db/DB_query.php on line 2044

Deprecated: Creation of dynamic property Addeds::$result_id is deprecated in /home2/bekultur/public_html/library/db/DB_query.php on line 2044

Deprecated: Creation of dynamic property Events::$result_id is deprecated in /home2/bekultur/public_html/library/db/DB_query.php on line 2044
Kültürlü Gençlik Derneği

Mezunlarımız

ÖZLEM İNCE

Halk eğitimde İngilizce dersine başlamıştık. Evime yakın olduğu için çok seviniyordum . Hocamın İngilizce dersi vermesinin yanı sıra felsefik konuşmalarıyla ayrıca bana kendini sevdirmişti. Fatih’te Kültürlü Gençlik Derneği’ne gelebilirsin, dernekteki gönüllü öğretmenler diğer dersleri de veriyorlar dedi. Dernek bana yürüme mesafesinde değildi ve bu aklıma gelince eyvah dedim. Buna rağmen dernekteki derslere katılarak ders kredilerimi tamamladım. Liseyi açıktan bitirene kadar da derslere devam ettim. Şimdi ise üniversite de ilahiyat ön lisans öğrencisiyim. Okumam için beni sürekli motive eden Fatma hocama teşekkür ederim. Her şeyden önce hocam hem çok şefkatli hem de çok kaliteli bir insandır. Kendisini çok seviyor ve saygılarımı sunuyorum. Ayrıca dernekte başta başkanımız Bekir bey olmak üzere emeği gecen tüm öğretmenlere teşekkür ediyorum.

NURHAN KARANFİL

Hayatımın dönüm noktası "Kültürlü Gençlik Derneği'ni tanımakla başladı diyebilirim. Bazı sebeplerden dolayı akranlarımla aynı yıl okula gidemedim. İlkokulu bitirdikten sonra büyüklerimin kararıyla bırakmak zorunda kaldım. Hayatımı idame edeceğim bir işim vardı, sosyalleşeceğim hafta sonu kurs koşturmalarım da vardı fakat içimde ki boşluğu ifade edemiyor üzülüyordum. Maddiyattan çok manevi engeller önümde aşılmaz bir duvardı ve okumak hayali bile imkansızdı. Ama keşkeler hep kalbimde duaya dönüşmüş olacak ki... Çok bunalıp da çıkmaza girdiğim bir dönemde, takip ettiğim radyo programına yeni bir konuk gelmiş. "Kafam almaz deme, diplomasız kimse kalmasın" sloganıyla açıktan öğretime davet ediyordu. Daha önceden duymadığım bu konu hakkında hiç bilgisi olmayan ben, sanıyordum ki zamanında alınmayan eğitimin telafisi olmuyor. Programı dinledikçe o kadar heyecanlandım ki... Karanlık bir tünelde küçük bir ışık görmüşçesine umutla ertesi gün çekinerek de olsa derneğin kurucusu ve başkanı olan, radyolardan kalbimize misafir olup hayallerimizi kamçılayan Bekir ağabeyimle tanıştım. Gerekli bilgileri aldıktan sonra kaydımı yaptırdım. Ortaokul ve liseyi açıktan tamamlayıp, ilk üniversitemi Beykent de örgün olarak tamamladım. İkinci üniversitem olan İstanbul Üniversitesi'nde ise lisansımı tamamlamak üzereyim. Aynı zamanda ALES için hazırlanıyorum. Basamakları ilk çıkmaya başladığımız o seneler de... Haftanın neredeyse her günü dernekte, gönüllü hocalarımızın bize verdiği destekle, eğitimimizi alırken biz öğrencilerinden hiç esirgemedikleri tebessümleri ve samimi, sıcacık aile ortamı sağlayan başta Bekir ağabeyim başta olmak üzere bütün hocalarıma ne kadar teşekkür etsem elbette az gelir. Bu dernek sadece okul dersi almamızı sağlamakla kalmayıp aynı zamanda koşullar ne olursa olsun çabalamayı, öğrenmekten ve engellerden korkmadan azimle ilerlemeyi yani hayatı öğretti. Bu derneğin öğrencisi olmak benim için onurdur. On iki yıl önce başladığım yolculuğa aynı heyecanla yürüyerek devam ediyorum. Dilerim, karanlık da kimse kalmasın Kültürlü Gençlik Derneği her yerde her daim var olsun.

CEBRAİL ÖZİNAL

Kültürlü Gençlik Derneği'ne 2009 yılında bir aile büyümüzün tavsiyesi üzerine kaydoldum. O yıllarda yatılı bir kuran kursunda hafızlık eğitimi aldığım dönemde açık lise dersleri konusunda da desteğe ihtiyacim vardı. Bu sebeple iki yıl boyunca hafta sonları gönüllü öğretmenlerimizin derslerinden bir hayli istifade ettim. MUSİAD eski dönem başkanı Prof. Dr. Ömer BOLAT, şair ve yazar Ahmet MERCAN gibi değerli isimlerin verdigi seminerlere de katılım sağlama imkanım oldu. 2011 yılında liseden mezun olmamda Kültürlü Gençlik Derneği'nin büyük payı vardır. Başta Bekir Kaplan abim olmak üzere tüm gönüllü öğretmenlerimize teşekkür ederim. Birçok insanın hayatına dokunan bu derneği rabbim muvaffak eylesin. Her zaman bu derneğin gönüllüsü olmak isterim. Hafız ve lise mezunu olmam dolayısıyla 2012 yılında Konya'ya müezzin olarak atandım. 2014 yılında İlahiyat bölümünde (ön lisans) mezun oldum. Şuan ise Anadolu Üniversitesi Kamu Yönetimi 4.sınıf öğrencisiyim. Üç yıldır Esenler Taş camiinde görevdeyim.

SUDENAZ

Yıllar ve yıllar önce bir arkadaşımın tavsiyesi ile buldum bu güzel eğitim yuvasını. Arkadaşım biz gönüllü öğretmenlerin ders verdiği bir derneğe derse gidiyoruz, sende bize katıl, eğitimini dışardan tamamla demesiyle kesişti yollarım Kültürlü Gençlik Derneği ile ... İmkanları ve maddi güçleri olmadığı halde kadınlar pazarında küçücük bir dairede zor şartlar altında maddi hiçbir menfaati olmadan, canla başla herkesin diploması olsun diye çalışan öğretmenler vardı. Bir de oradaki herkesi kardeşi gibi benimseyen, samimi ve bir o kadar da mütevazı babacan mı babacan bir başkanı vardı. Öyle güzel, öyle samimi, öyle riyasız sımsıcak bir ortamdı. Öyle bir ortam ki dışardan gelen kadınlar pazarının et kokusunu bastıran sıcacık gönülleri olan yardımsever hocalar vardı bu dernekte. Bir de evinde boğazından güzel bişey geçirmek yerine hocalarına ve arkadaşlarına taşıyan güzel öğrenciler, güzel kardeslikler, güzel dostluklar da vardı. Günümüzdeki yüzeysel, samimiyetten uzak, menfaate dayalı dostlukların arkadaşlıkların inadına kardeşliğin, karşılıksız iyiliğin fedakarca sarfedildigi bir yerdi Kültürlü Gençlik Derneği... O güzel günlerin hatırası bugün hala hafızamda. Baki selam ve dua ile...

MEHMET AKBAY (GEZEGEN MEHMET)

Derneğimizin onursal başkanı olan Gezegen Mehmet olarak tanınan radyocu Mehmet Akbay duygularını şöyle ifade etmekte; 1990'lı yıllarda askerdeydim. İlkokul mezunu olarak gittim askere. Askerliğimi Ağrı'da yapıyordum. Orada işte ortaokul mezunları, lise mezunları diye soruyorlar "Lise mezunu var mı aranızda, ortaokul mezunu var mı?" diye. Ortaokul mezunu olan arkadaşlarımızın Onbaşı olduğunu gördüm. Lise mezunu olanlar ise Çavuş oldular ve ben şöyle içimden geçirmiştim “Keşke ortaokul mezunu olsaydım ben de Onbaşı olurdum”. Dernekle 2001 yılından itibaren yola çıktık, ben yayınlarımda sürekli paylaştım ilkokul mezunu olduğumu, ortaokulu ve liseyi dışarıdan bitirdiğimi... Kültürlü Gençlik Derneği ile birlikte bu paylaşımlardan dolayı kayıt yaptıran, bu yola çıkan çok fazla insan oldu... binlerce insan. Hatta bir tanesi şu an aklıma geldi "Mehmet abi beni bu yaşımda liseli yaptın" diyen 60 yaşında bir abimizi hatırlıyorum. Bizim başardığımız en büyük şeylerden bir tanesi ortaokulu 3 yılda liseyi 4 yılda bitirebiliyordu insanlar. Şu anda ortaokulu 1 yılda liseyi 2,5 yılda, toplam 3,5 yılda ilkokul mezun olan bir insan üniversiteye gidebilecek noktaya geldi. Bunda da Kültürlü Gençlik Derneği'nin çok büyük bir payı var. Şu anda bu sene üniversiteyi bitiriyorum. Derneğimizin ve Bekir Kaplan'ın çok büyük payı var beni teşvik etme noktasında. Sonuçta bende Ortaokul ve Liseyi dışardan bitirdikten sonra üniversite mezunu oldum...

ÇİĞDEM GÜNAL

Kültürlü Gençlik Derneği’ni ilk olarak radyoda duyduğumda çok heyecanlandım, hemen aradım ve dernekle görüştüm. Kayıt için neler gerekli ne yapmalı bunları hızlıca öğrendim. Fazla vakit geçirmeden ertesi gün hemen Kültürlü Gençlik Derneği’ne gittim ve kaydımı yaptırdım. Daha sonrasında da ortaokul kayıtlarımı yaptırdım. Ardından hemen hocalarımızla tanışarak derslere başladık. Gönüllü eğitmen olan tüm hocalarımıza minnettarım. Başta dernek başkanımız Bekir Kaplan ve dernek yönetimi olmak üzere hocalarımızın bizlere olan desteği ve gösterdiği ilgisi muazzamdı. Derslerin yanı sıra arkadaşlarımızla birlikte dernek bünyesinde gerçekleştirilen aktivitelere ve gezilere dahil olduk. Hep birlikte derslerin stresin atıp eğlendik. Bu etkinlikler en güzel anılarımdan bir tanesidir. İyi ki Kültürlü Gençlik Derneği’ne kayıt oldum. İyi ki sizleri tanıdım. İyi ki yarım kalan eğitimimi tamamlamışım. Şimdiyse üniversite mezunuyum. Tüm bunların hepsi sizin sayenizde gerçekleşti. Sizlere ne kadar teşekkür etsem az. Derneğimize yeni katılan arkadaşlarımızın da Allah yolunu açık etsin. En büyük temennim Allah muvaffak etsin inşallah.

NURAY KÖZ

Malatyalıyım, Kadıköy'de ikamet ediyorum. Kültürlü Gençlik Derneği'ni radyodan duydum. Konuşan kişi (Bekir Kaplan) açık lise veya ortaokulda okuyanlara gönüllü öğretmenler eşliğinde ders verdiklerini söylüyordu, benim aradığım da tam buydu. Soğuk ve yağmurlu bir kış günüydü. Dernek binasına gelene kadar ıslanmıştım. Dernek binasini buldum. Fatih’te, eski bir binanın 3. katında idi. Girdigim sınıf çok soğuktu. Aslında her sınıf çok soğuktu. Ben ortaokul sınıfındaydım. Paltomuzla oturduk, öğretmenler gelip derslerini verip gittiler, tabi öğretmenlerde paltosuyla ders anlatıyordu. Diğer sınıfta da lise kısmının dersleri veriliyordu. Biz sıradaki dersi beklerken, görevli gönüllü biri ceryan sobasi getirdi. Biraz ısındık. sırada İngilizce dersi vardı. O gün ingilizce hocasi hastalanmış, gelmedi. Diğer sınıfta bir öğretmen İngilizce dersi anlatıyordu. Sorduğumda, "oradaki ders lisenin, hocası da çok dolu, siz bekleyeceksiniz" dediler. Ama sınava az kalmıştı. Lise dersi bittiğinde hocasıyla tanıştım. Halimi anlattım. Hocanın yüreği durumumun karşısında "cız" etti. Ertesi gün bizim derslerimize de girmeye başladı. Onu tanıdıkça okuma azmim, mücadelem arttı. Hayatımın dönüm noktalarına onunla karar verdim. İngilizce Hocam Fatma Uslu, iyi ki bana dokundun. Dersler devam ederken birgün samimi, güler yüzlü, yakışıklı bir insan derneğin işleriyle ilgileniyordu, tanıştık Dernek Başkanımız Bekir Beyle. Öğrencileri yonlendirmesi, yardımcı olmasıyla, bir abi gibi her insanın gönlünde taht kuran bir insandı. 3 sene once Liseyi de bitirdim. Fatma Hocamın ısrarı ile üniversiteye de hazırlanıyorum. İnşallah üniversiteye de girecegim. Kültürlü Gençlik Derneği, başta Başkan Bekir Bey olmak uzere öğretmenlere ve diğer emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. İyi ki varsınız, umutsuz insanların umudu oluyorsunuz. Sizlere minnettarim.

SEMRİN KOCAN

Kültürlü Gençlik Derneği ile 2006 yıllarında bir arkadaşımın aracılığıyla tanıştım. 14 yaşında aile baskısıyla erken evlendirildim. Çok istediğim halde okul hayatım, hayellerim hepsi ama hepsi bitmişti. Hep içimde ukde kalmıştı eğitim ve evliligim biter bitmez açık öğretime yazıldım. Kültürlü Gençlik Derneği, benim hayatıma çok büyük güzellikler kattı. Gönüllü Öğretmenlerin verdiği egitim destegi, insanların sıcakkanlı oluşu, herkesin birbirleriyle yardımlaşma beni derinden etkiledi ve bana çok şey kattı. Bekir Kaplan başta olmak üzere tüm emegi geçen herkese çok teşekkür ederim... İyi ki sizleri tanımışım, iyi ki Kültürlü Gençlik hayatıma girmiş. Yolunuz her daim açık olsun ve benim gibi binlerce kadının elinden tutar, onların da yolunu açarsınız...

NURAY ARSLAN

Küçüklüğümden gelen ama fark edilmeyen disleksiden kaynaklı ilkokulu zor bitirdim. Daha sonra ise ortaokula gitmedim. Ama yerinde duramayan, içi içine sığmayan, sürekli bir şeyler yapma arzusunda olan bir çocuk olduğum için birçok kursa giderek kendimi geliştirmeye gayret ettim. Bu kurslar sayesinde dışarıdan ortaokul ve liseyi bitirebileceğimi öğrendim. Henüz yaşım daha küçük olduğu için o dönem babamdan izin istedim ancak vermedi. Günler ayları, aylar yılları derken aradan 7 yıl geçti. Her kayıt zamanı izin istedimse de babam izin vermeye yanaşmadı. Küçük olduğum ve kendi başıma kararlar alamadığım için hayallerimin peşinden gidemiyordum. Tam o sıralarda Kültürlü Gençlik Derneği'ni öğrendim. Bir gün karşımızdaki camide hafızlık yapan ve gününün çoğunu orada geçiren arkadaşım Saadet bize geldi. Yine o günlerden bir gün annesiyle tartışmış, canı çok sıkkındı. Bir anda anneme " Hatice abla! Böyle nereye kadar gidecek. Yaşımız geçiyor yarın bir gün çalışmak istesek bize diploma soracaklar, evlensek ilkokul mezunusun diyecekler, gelecek için plan yapsak bu sefer diploma önümüze çıkacak.. Sağ olun ama Allah korusun sizlere bir şey olsa hayatta tek başımıza kalsak bizim için hayat zor olur. Bu yüzden ayaklarımızın üstünde durmamız gerekiyor. Sen bize öncülük et, büyüklük et bizi okula yazdır. “ dedi. Ertesi gün annem Saadet ve beni alıp Topkapı’nın yolunu tuttu. İkimizi de okula yazdırdı. O da bende çok mutluyduk o annesinden ben babamdan gizli okula yazılmıştık. Ortaokulu annem peşimizde sınavlara gelerek verdik ama o zamanlar şimdiki gibi sistemli değildi. Teknoloji çağı daha başlamamıştı. Evraklar eve gelir, sınav yerleri İstanbul’un en ücra yerlerine çıkardı. Şimdi öyle mi? Şimdi sınav bölgesi seçiyorsun ve evine en yakın yerde sınava giriyorsun. Tabi bu arada dersleri bilmediğimizden ortaokulu şans eseri verdik geçtik sonra lise tabi en büyük hayalim, imkansızım ulaşılması en zor mertebe o zamanlar benim için. Lise 1’e kayıt oldum ama meslek lisesi istediğim için evimin yakınındaki liseye kayıt olamazdım çünkü okulda tanıdıklar vardı ve babam duyar korkusu.. Bende gittim Fatih’te Sultan Selim Kız Meslek Lisesi'ne kayıt yaptırdım. Adres olarak babamın yakın akrabasının evini gösterdim. Sonra sınavlar başladı iki dönem üst üste 0 kredi ile çıktım. O zaman kendi başıma yapamayacağımı anladım ve annemin de desteğiyle Kültürlü Gençlik Derneği'ne gitmeye karar verdim tabi yine gizli.. Bir Ramazan ayıydı başka bir arkadaşımla Fatih’te iftar yapmaya giderken derneğe uğradım ve dernekte fotoğraf çekimi vardı. En sevdiğim şeydi fotoğraf çekmek ve çekilmek.. Bende öğrencilerin arasına daldım ve çekimlere eşlik ettim çünkü bana fotoğrafın x bir dergide yayınlanacağı söylendi. Babam nasılsa görmez düşüncesiyle.. Fotoğraf çekiminden sonra derneğe nasıl kayıt olacağımı öğrendim ve oradan ayrıldım. Daha sonra fotoğraf Zaman gazetesinde yayınlanınca arkadaşlarımın Ankara'dan araması ve birçok yakınımın gazetedeki fotoğrafımı görmesiyle babama söylemeye karar verdim öğrenir endişesinden ötürü. Onun tepkisi ise sadece “tamam” oldu. Buna hem çok şaşırmış hem de üzülmüştüm o zaman. Kayıt yenilemelerle birlikte dernek serüvenim başladı ve dernek sayesinde birçok kıymetli hocayla ve arkadaşlarla tanıştım. Bunların başında ise Bekir Abi. Hepsinin yeri bende çok çok ayrı.. Derneğin hayatımda etkisi çok büyük oldu. Birçok yeniliği birçok etkinliği dernek sayesinde öğrendim. Orası bana sadece ders vermedi aynı zamanda hayat verdi. Hayalim lise mezunu olmaktı ama şimdi yüksek lisansımı tamamlıyorum ve hatta 2 ve 3. üniversitemi de. Bunu dile getiremese bile her daim yanımda olan babama ve aileme çok teşekkür ederim..

ÖZLEM SAHRA AKPINAR

Kültürlü Gençlik Derneği ile şu anda yaptığım işle tanıştım. Coğrafya öğrencisiyim ve okuduğum bölümle yaptığım iş çok farklı. İnsanlar bana bunu soruyorlar "Neden coğrafya, neden radyo-televizyon değil?" diye. Verdiğim cevap şu oluyor; evet ben burada eğitim aldım bir ahde vefam var ben eğer ki Coğrafya bölümünü bitirdiğimde öğretmenlik düşünürsem kesinlikle ve kesinlikle mesaimin birçoğunu burada kullanacağım. Eğitime annemin rahatsızlığından dolayı ara verme zorunda kaldım lise 1 terkim. Bir broşürle ilk Kültürlü Gençlik Derneği ile tanışmamız gerçekleşti. Ben derneğin bir toplantısına katıldım ve o toplantıdan sonra hayatım değişti diyebilirim. Eğitim hayatıma devam ettim. Burada gönüllü olarak öğretmenlik yapıyorum şu anda. Bekir Kaplan ve Kültür Gençlik Derneği deyince benim için zaman duruyor, hayat duruyor. Çünkü burada gerçekten çok güzel işler yapılıyor. 13 yıldır bu ekiple birlikteyim ve bir 13 yıl daha belki de artı 13'lerle devam etmek istiyorum çünkü burada eğitime gönül veren insanlarla birlikteyiz.